Yazıyı Oku

Sadece Sen Kitap Yorumu

Bazen "sadece sen" yeterlidir …
Yazıyı Oku

Karmakarışık Kitap Yorumu

‘Karmakarışık’ dünyada en çok kullanılan kitap sitesi Goodreads’de yapılan oylamalar sonucu 2013’ün en iyi çıkış yapan kitabı seçilmiştir.
Yazıyı Oku

Grinin Elli Tonu Film Yorumu...

KONTROLÜ KAYBET...
Yazıyı Oku

Destroy Me Kitap Yorumu ve Alıntılar...

Onu geri almak zorundayım. - Aaron Warner
Yazıyı Oku

Gözlerinin Esareti Kitap Yorumu

Gerçek esaret gözlerde başlayıp yürekte son bulacak...

Cuma, Aralık 26, 2014

Destroy Me (Shatter Me #1.5) Yorum ve Alıntılar


Perfect for the fans of Shatter Me who are desperately awaiting the release of Unravel Me, this novella-length digital original will bridge the gap between these two novels from the perspective of the villain we all love to hate, Warner, the ruthless leader of Sector 45.
In Tahereh Mafi’s Shatter Me, Juliette escaped from The Reestablishment by seducing Warner—and then putting a bullet in his shoulder. But as she’ll learn in Destroy Me, Warner is not that easy to get rid of. . .
Back at the base and recovering from his near-fatal wound, Warner must do everything in his power to keep his soldiers in check and suppress any mention of a rebellion in the sector. Still as obsessed with Juliette as ever, his first priority is to find her, bring her back, and dispose of Adam and Kenji, the two traitors who helped her escape. But when Warner’s father, The Supreme Commander of The Reestablishment, arrives to correct his son’s mistakes, it’s clear that he has much different plans for Juliette. Plans Warner simply cannot allow.





WARNER WANER WARNER... 

Bu sefer ki yorumum biraz laubali olacak çünkü Warner'ın isminin bende yarattığı etkiyi size anlatamam. Aaron Warner. Şu isme bir bakın hele. Okunurken ağızdan çıkış şekli sadasşdilsf. Team Warner ekibi ne hissettiğimi anlayacaktır. :D 

Bu kitabı ruh ikizim dediğim Kitapların Senfonisi ile okumaya karar verdik. Aslında bu yorum daha erken gelecekti ama benim bazı durumlarımdan dolayı canım Büşram beni beklemek zorunda kaldı. Bayaa bekledi hem de ve burdan çok özür sonrasında ise teşekkürlerimi gönderiyorum :D. Warner Aşıkları olarak İki Kızın Kitaplığı ve Kitapların Senfonisi ile yaptığımız dedikoduları okusanız kim bilir neler düşünürsünüz :D. Neyse aşırı zırvaladım çenem düştü.



Çoğu kitapkurdu Shatter Me serisini biliyordur. İki kitaptır Juliette'nin neler hissettiğini okuyoruz ama bizim gibi Warner sevdalıları için yazarımız öyle bir novella yazmış ki size anlatamam. Ahhh Warner!! Kitabımız Juliette 'nin - ki ben bu kıza çok sinir oluyorum aslında iyi hoş güzel falan ama Warner diyince bende akan sular durur ve bu kızın ona yaptıklarını kabul ETMİYORUM - Warner'ı vurduğu zamandan başlıyor. Warner'ın iyileşme süresini ve bizim üç kaçağı bulma çalışmalarını bu sırada da o uyuz herif olan babası ile iletişimini daha doğrusu babasının egosunu okuyoruz.Warner'ın yaşadıkları içinde sakladıkları ve en önemlisi Juliette'nin gözünün önünde öldürdüğü adamı öldürmesinin sebebini , annesini ve daha neler neler. Üzülmekten ziyade kızgınlık hissettim kitabı okurken. Hatta bi ara öyle kaptırmışım ki annem neden öyle bakıyosun ekrana diye sordu :D o kadar kızgın öfkeliydim. Warner her Juliette dedikce bende ipler kopuyo tabi bu arada :D. Juliette'nin günlük tuttuğunu hatırlarsınız. Heh işte Warner bir gün yaralı bir şekilde tabi hala iyileşmiş değil Juliette'nin kaldığı odaya gidip araştırıyor ve günlüğü buluyor. Tabi günlükte yazan bazı şeyleri anımsayın ne kadar trajik cümleler okumuştuk.
Devamını Oku

Cuma, Aralık 19, 2014

* İki Mim Bir Arada *

Athena'nın Güncesi beni mimlemiş çoook teşekkür ediyorum :D Mim çok basit , bir meyve seçiyoruz ve sonra da alttaki soruları buna göre yanıtlıyoruz. En sevdiğim meyve benim karpuz ama Athena'nın Güncesi onu seçtiği için ben de portakal seçiyorum. Mevsime ayak uydurmak lazım :D

1) Sevdiğin 4 kitabın adını seçtiğin meyveyle değiştir. 
Portakalın Kıyısında / Hiçliğin Kıyısında
Biri Portakal Mı Dedi? / Biri Sır Mı Dedi?
Portakal Ateşi / Gölge Ateşi
Portakalın Elli Tonu / Karanlığın Elli Tonu

İyiydi böyle ya 4 çok azmış içinden bi tane daha yapmak geldi.

Portakalıma Dokunma / Bana Dokunma 


2) Sevdiğin bir filmin adını seçtiğin meyveyle değiştir.
Bir Portakal / Bir Gün
One Day...


3) Bir şarkının sözlerini seçtiğin meyveyle değiştir.
Üzgünüm ama Türkçe şarkı dinlemiyorum. O yüzden pas :D


4) Sevdiğin 4 diziyi seçtiğin meyveyle değiştir. 
The Portakal / The 100
Game of Portakal/ Game of Thrones
The Portakal / The Vikings
Portakal / Arrow


Bende Kitapların Senfonisini mimliyorum. Kolay gelsin canım :D




Sıra Kristal Kitap ve İki Kızın Kitaplığı'nın aynı etkinlikle beni mimledikleri etkinlikte. İkisine de çok teşekkür ediyorum beni unutmadıkları için :D.



1. Yalnızken ne izlersin veya ne okursun?
Yabancı dizi izlerim. Mesela şu an The 100 'ü severek izliyorum. Kitap dışında bloggerların yazılarını ve yorumlarını okumayı çok severim. Tabi gündemide takip etmek için sevdiğim yazarların köşe yazılarını okurum.
Devamını Oku

Cuma, Aralık 12, 2014

AŞKIN MÜZİĞİ - Kylie Scott






Vegas'ta geçireceği gecenin sabahını hiç de böyle planlamamıştı… Evelyn Thomas'ın yirmi birinci doğum gününü Las Vegas'ta kutlamak gibi büyük planları vardı. Ama kesinlikle akşamdan kalma bir halde banyo zemininde uyanmak, otel odasında son derece yakışıklı ve dövmeli yarı çıplak bir adamın varlığı ve parmağında King Kong'u korkutabilecek boyutta bir yüzük bu planlar arasında değildi. Bir de tüm bunların nasıl olduğunu bir hatırlayabilseydi…





                                            

Sayfa Sayısı: 320
Yazar: Kylie Scott
Dili: Türkçe
Yayınevi: Yabancı
Seri:Stage Dive 1/4



Yabancı Yayınları biz okurları gerçekten çok güzel kitaplarla buluşturuyor. Bunlardan biri de Aşkın Müziği  orjinal ismiyle Lick Tuğçenin Kitaplığı'nın yorumu ile delicesine merak ettiğim bir kitaptı. Hele ki işin içinde rock müzik varsa.. Açıkcası ben daha çok Günahkarlar Turnede serisine benzediğini düşünüyordum ki uzaktan yakından alakası yokmuş. Zaten bunu ilk sayfalarda hemen anlıyorsunuz. Kitap çok çok akıcı. Nasıl okudum bitirdim farkına varmadım. Espirili, eğlenceli , duygusal ve yer yer ateşli bir kitap. Konuya biraz değinirsek ;

Evelyn doğum gününü kutlamak için en yakın arkadaşı ile beraber Vegas'a giderler. Eğlencenin dozunu kaçıran Evelyn sabah uyandığında bir banyoda hiç tanımadığı yakışıklı bir adamla beraberdir. Hiçbir şey hatırlamıyordur ve perişan haldedir. Karşısındaki dövmeli adam ona evlendiklerini söyler ve bunun üzerine Evelyn tarafından bir kusmayla ödüllendirilir.

Bunun büyük bir yanlışlık olduğunu kabul eden çift hemen boşanma işlemlerine başlarlar. Bu sırada tabi ki Evelyn arkadaşı ile beraber evine doğru yol alır. Ama Evely'nin evlendiği adam ünlü Stage Dive grubunun gitaristi David Ferris'tir ve magazinin kulağına kar suyu kaçar. Hal böyle olunca da Evelyn'in peşinde bir magazin ordusu vardır. Sonuç olarak Evelyn tekrar David'in yanına döner.

İşte burdan sonra eğlenceli bir o kadar da ateşli olaylar zinciri sizi bekliyor. Benim bayılarak okuduğum bir kitaptı. Evelyn zaten 21 yaşına yeni girmiş genç bir kız. David ise uzun zamandır kendi kişiliğini yaşayaman bir gitarist.Her karakterin kişiliği farklı ve birbirinden güzeldi.Özellikle ben Malcolm yani Mal'in hikayesini aşırı derecede merak ediyorum. Siz bu seriye başlamadıysanız eğer büyük bir kaybınız var demektir. Serinin diğer kitapları ise sırayla ; Malcom , Jimmy ve Ben'in hikayelerini anlatıyor.

Kitap kapakları konusunda zaten yayın evini çok beğeniyorum. Aşkın Müziği'de orjinalinden esinlenerek yapılmış bir kapak diye düşünüyorum. Ama orjinalini tercih ederdim demeden edemeyeceğim. Malcolm'u büyük bir hevesle bekliyorum. Umarım yabancı yayınları bizi fazla bekletmez.







Devamını Oku

Perşembe, Aralık 11, 2014

YENİ ROMANTİK OPTİK






İçim şu an kıpır kıpır. Yeni tasarım yeni kitaplar.. Ne yazacağımı bile bilemiyorum şu an. Çok mutluyum çünkü yeni tasarım benim aşırı hoşuma gitti. Bu tasarımı yapmamda bana çooooook yardımcı olan Büşra'ya çok teşekkür ediyorum. Tek başıma bunu başaramazdım. Eski tasarımımı da seviyordum ama artık sıkılmıştım. Yenilik arayışı başlamıştı ve imdadıma Büşra yetişti. Açıkcası blogumun 1.yılında böyle bir yenilik yapmayı düşünmüştüm ama daha fazla dayanamadım :D. Bloga yeni ekleninleri söylemek istiyorum. Puan tablom daha önce yoktu. Artık ihtiyacım olduğunu düşündük ve tatlı bir şeyler bulduk. Slaytlı geçiş ile bazı kitapların yorumlarının daha göze çarpmasını sağladık. Başlıkların daha kademeli olmasını istemiştim. Böylelikle biraz daha detaylı ve göze hoş görünen bir blog oldu. Ben gerçekten bayıldım. Umarım sizler de bu yeni Romantik Optik'i beğenirsiniz. Yorumlarınızı merakla bekliyorum. 



Devamını Oku

Pazartesi, Kasım 24, 2014

[11. KCY Blog Tur] Beni Yarına Bırakma - Burçin Çelik | Ön Okuma | Cast Seçimi |





Sadece üç harfli bir kelime, aşk… Tüm duyguları barındıramaz ki içinde! Hiç ummadıkları anda aşkla çarpılan Selma ve Selim birbirlerine ait olmadıkları halde sevebilirler mi aşkla? Bazen aşka direnmek yersizdir. İnkâr ettiğimiz ne varsa imkânsızlıktan çıkar, korkularımıza, çaresizliklerimize rağmen sarılır bize aşk diye.
Selim de Selma'yı da böyle buldu aşk… Kimsesizliklerinin, korkularının arasında. Birbirleriyle sınanıp, akıllarıyla savaştılar; her mağlup çıkışlarında araflarından birbirlerine bir adım daha yaklaştılar. Aşk günahlarınla sınanmaktı belki de, masumiyetini yaktıkça aklanmaktı. Bedel ödedikçe daha çok yanmaktı. Yandıkça pervane misali ateşe çekilmekti. Aşk, cennetten vazgeçip bir ömrü araflara sürgün etmekti onlar için; araflarını cennete çevirmekti.



Benim için çok değerli olan çoğunuzun Yamak'dan olarak tanıdığı Burçin'imin kaleminden olan Beni Yarına Bırakma 'yı 11.turumuza konuk ediyoruz. Burçin canım benim yolun açık olsun...




Öncelikle şunu söylemeliyim ki kitap hassas , ağır ve dikkat çekici bir konuya sahip. Ülkemizdeki ahlak yapısı , görgü kuralları gereği kim bekarken kolay kolay çocuk dünyaya getirebilir ki? Aile baskısı , toplum baskısı... Hele ki çocuğun babası evli bir adamsa...Düşünün durumun ne kadar vahim ve zor olduğunu. Aşk her şey midir sizce? İnsan aşkı için her şeye göğüs gerebilir mi bu durum yanlış bile olsa? Konumuz tam olarak bu. Selma üniversite son sınıf öğrencisidir. Bir gece doğum gününü kutlamak için bara eğlenmeye giderler. Hayatında ilk kez çapkınlık yapmak isteyen Selma ilk ve son aşkını o gece bulmuş olabileceğini bilmiyordur tabii. Selim ise bir mimarlık şirketine sahiptir. O gece barda Selma ile çok iyi eğlenmişlerdir fakat stajyer olarak görüşmeye gelen kişinin Selma olacağını kaderin onları bir araya getireceğini nasıl bilebilirdi ki? Selim o zamanlar bunu tutku , arzu ve istek olarak tanımlandırsa da Selma'dan uzak tutamaz kendini. Yavaş yavaş çekimine kapılır. Selma ise olabildiğince uzak durmaya çalışsa da Selim'in ısrarlarına daha fazla dayanamaz ve sevgili olurlar. Ama bir sorun vardır ki o da korkunç ve büyük bir sorun. Selim evlidir. Selma ne kadar bu durumu aklından çıkaramasa da kalbine söz geçiremez ve beş yıl gibi bir süre ilişkileri devam eder. Tabi daha fazla anlatamam kitabın konusunu. Çünkü daha fazlası spoiler olur ve heyecanı kalmaz.

Kitapta en sevdiğim kısım aşırı derecede akıcı oluşuydu. Su gibi aktı gerçekten. Bir şimdiki zaman bir geçmiş zaman o kadar güzel kurgulanmıştı ki kitapta hiç kopukluk olmamıştı. Benim en sevdiğim kısımlar tabi ki geçmişte yaşananlardı. Selma'nın duyguları o kadar güzel aktarılmıştı ki. Kendisi ile olan savaşı , aşkına karşı olan savaşı... Selma bazı noktalarda beni sinirlendirmedi değil. Kendine etmediği hakaret kalmadı ama yine de Selim ile beraber olmaya devam etti. Şahsi görüşüm ikinci bir kadın olarak beş yıl ben dayanamazdım. Selim ne kadar Selma'nın yanında da olsa onu sevse de evli bir adamdı ve toplumun bakış açısıyla Selma bu konumda metres hayatı yaşıyordu. Üstüne bir de hamile kalınca işler daha da karmaşıklaştı tabiki. Dediğim gibi Selma'yı bir dost gibi sevdim. Okurken bazen ona sarılıp destek olmak istedim bu sırada da Selim'i güzelce bir yumruklamak. Tabi bu işi benim için Metin yani Selim'in evli biricik ortağı yaptı sağolsun. Selim tam bir bencil öküzün teki. Tam bir öküz. Selma'nın duygularını toplum içinde nasıl görüleceğini umursamadan her şeyi yaptı kıza. Sonuç olarak o bir erkek yapar algısı var. Ve bencilce istediği gibi davranıp Selma'yı iyice kendine bağladı. Kendisi de bağlandı tabi ama koskoca 5 yıldan söz ediyoruz. Selma ya ne kadar güzel davransa da Selim benim kara listeme girdi. Yapacak bir şey yok. Tabi bir de yan karakterlerimiz Aylin ve Mert var. Aylin'i okumalısınız. Böyle deli dolu çılgın bir kız yok. Hele o cevaplar tıslamalar. Aylin kalp Ben.

Devamını Oku

Cumartesi, Kasım 22, 2014

İNDİRİM Mİ???


Herkese selamlar. Tüyap'a gidemeyenler üzülmesin diye Kitap sihirbazı muhteşem indirimler yaptı. Ee haliyle ben de bu indirimi kaçırmadım ve doldurdum sepetimi. İndirim yazısını görünce tepindim resmen. Hele de bu kitaplar en istediğim kitaplar olunca




Açıkcası ailem bu alışverişi yaptığımı bilmiyo. Şehir dışında öğrenci olunca anne baba ben kitap aldım param bitti demek lükse kaçıyor. Ben de bi süre kendimi yemekten kısmaya karar verdim.Güzel bi zayıflama yöntemi ne dersiniz? :D Fazla zırvalamadan aldıklarıma biz göz atalım




Bu ay yabancı ayı gibi bir şey oldu. Deli gibi merak ettiğim tatlı sır ve aşkın müziğini görünce ben...



Devamını Oku

Pazar, Kasım 16, 2014

Sana Tutuldum- Laurelin Paige

Bu gerçekti, Hudson'ın yaşamının daha önce kimsenin yapamadığı kadar derinine giden büyük, dev bir adımdı. Tabii ki heyecanlıydım. Adamı seviyordum. Ama onu gerçekten tanıyor muydum? Onu bu kadar az tanıyor olmama rağmen gerçekten sevebilir miydim? Yaşadığı yer iki dakika önce, şoförü beni getirene kadar tam bir gizemdi. Binanın içinde ne bulacaktım? Hudson Pierce'ın çok iyi bir biçimde takındığı maskenin ardında ne vardı? Gerçek Hudson'ı görebildiğimi hissediyordum. Bunu büyük ihtimalle dünyada yapabilen tek kişi bendim ve güçlükle yapabilmiştim. Kalbimi fetheden bu önemli, genç iş adamı hakkında halen üzeri örtülü olan ve öğreneceğim çok şey vardı. 
Hudson'ın sakladığı sırlar olduğunu biliyordum. Benimle tanışmadan önce yaptığı akıl oyunlarını ve kadınları kandırmayı bırakmıştı ama geçmişteki bu alışkanlıklarının geri gelme ihtimali oldukça gerçekti. Benim eski alışkanlıklarımın geri gelme ihtimali kadar gerçekti. Beni ele geçiren o korkuların, geçmişteki saplantılı alışkanlıklarımın geri gelme ihtimali vardı. Tüm ilişkileri yersiz kıskançlığım ve gizli takiplerimle bitirebilirdim. Bu kahrolası alışkanlıkların beni mahvedebileceğini biliyordum. Neyse ki uzun bir zamandır Hudson ile düzeldiğimi hissediyordum. Bunun sona erme olasılığını sadece zaman gösterecekti.



Sayfa Sayısı: 351
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Elf Yayınları
Seri: Fixed #2




Elf Hudson hayranlarını biraz bekletse de sonunda kavuştuk kitabımıza. Sana Tutuldum kaldığı yerden hız kesmeden devam ediyor. Alayna ve Hudson'un ilişkisi tutkulu ve ateşli bir şekilde sürerken artık birbirleriyle konuşmaya başlamıştır sevgili çiftimiz. Birbirlerine söz verirler. Aralarında asla sır olmayacaktır. Alayna geçmişini anlatarak Hudson'u da anlatmaya teşvik eder. Hudson ne kadar isteme de - çünkü geçmişi o kadar karanlıktır ki Alayna'nın ondan nefret edeceğini düşünür- anlatır. Ama Alayna Hudson'dan asla vazgeçmez. Alayna klübün başına geçer ve klüp içinde değişikler yapmak için bir organizasyon şirketi ile anlaşır. Dikkat küçük ama önemli bir spoiler geliyor.....  Şirketin ortağı Alayna'nın uzaklaştırma aldığı eski takıntısı olan Paul'dur. Alayna bu işi bağlamaktan vazgeçer gibi olsa da iş sonunda bağlanır ve bu ikili aralarında anlaşma yaparlar. İkiside birbirlerini tanımamazlıktan geleceklerdir. Bu arada sevgili biricik melek kızımız olan Celia Alayna ile olan arkadaşlığını ilerletir. Alayna'ya yardımcı olur. Ama bir sorun vardır. Hudson onunla Alayna'nın görüşmesini istemez. Alayna ise görüşmeye devam eder ama bunu Hudson'dan saklar. Eee hani sır olmayacaktı Alayna? Böylelikle birbirlerine olan inançları ve güvenleri de sorgulanacaktır.


Devamını Oku

Perşembe, Kasım 13, 2014

Mim#8 : Tarihin En Kalabalık Mim'i

Süper eğlenceli bir mim ile karşınızdayım. Şahsen benim aşırı derece de hoşuma giden bir mimdi.
Ms. Grumpy blogu beni mimlemiş. Kendisine çok teşekkür ediyorum bu güzel mimde beni de unutmadığı için :D .




Blog açma hikayeniz nedir?

Ygs ye hazırlanma dönemimde dersleri her şeyi bırakıp deli kitap yorumları olsun diğer yazılar olsun okumaya başlamıştım. Sonra rüyamda çok tanınmış bir blogger yazarı olduğumu gördüm ve sabah etrafa gülücükler dağıtır bir haldeydim. Kahvaltıdan sonra neden benim de bir blogum olmasın ki dedim. Ve Burçin'in desteğiyle şimdi buradayım. :D

Blog isminiz nereden geliyor? Neden bu isim? 

Gözlük kullandığımı söylemiş miydim? Aşırı derece romantik okuyan bir insan değilimdir. Ama o duygu karmaşası ve o an okuduğum kitaptan olsa gerek olsa olsa Romantik Optik olur dedim ve oldu. :D

Hangi mevsimi seversiniz? Bu mevsim size neyi çağrıştırıyor?

Kış. Ben yazdan nefret eden soğuğa bayılan kaban mont kazak şapka ve atkı delisi bir psikopatım.




Kırmızı ruj mu? Eyeliner mı?

Tereddütsüz eyeliner 



Blog yazmak sana ne kazandırdı?


Müthiş arkadaşlıklar. Samimiyet, kitap dostları.. Ortak hobilerinin olduğu kişilerle konuşmak tartışmak kadar muhteşem bir şey var mı ki?



Kitap okumak mı? Bir şeyler yazmak mı?


Okumak. Kesinlikle o sayfalarda kaybolmak tarifsiz bir haz.




Şiir mi? Roman mı? Hikaye mi?

Roman. Şiirden nefret ederim :(


En çok etkilendiğin film?

Buraya top 10 listemi yazmak isterdim ama listenin başını çeken ve her kelimesini hala hatırladığım her şeyiyle benim için bir efsane olan ve hayat felsefemi oluşturan filmi söylemek istiyorum. 
V For Vendetta




"Bu maskenin altında bir yüz var, ancak o ben değilim...bu maskenin altında kaslar var ve ardında kemikler. Bu maskenin altında etten daha fazlası var. Bu maskenin altında bir fikir var, Bay Creedy. Ve fikirlere kurşun işlemez." V.



Hangi tür kitap, film?

Açıkcası yetişkin ve historical okumayı daha çok seviyorum. Eğer kitap beni sararsa fantastik , cinayet ve gerilim de okurum. Film ise kesinlikle aksiyon ve savaş filmlerini tercih ederim.


Öğrenci olmak mı? İş hayatımı?

Yani sınavlar olmasa öğrencilik hayatı gibisi yok :D


Kitap okumak mı? Film izlemek mi?

KİTAP KİTAP KİTAP. 


Klasik giyinmek mi? Spor giyinmek mi?

Spor tabiki. Nerede rahatlık orada ben :D


Almaktan asla vazgeçemeyeceğin şey ne?

Ay ben şimdi yine kitap demek istiyorum ama bu sefer cevaplarım sürekli kitap olacak. O yüzden NUTELLA diyorum. 


En sevdiğin yemek nedir?

Köfte-patates ikilisi


En sevdiğin dizi?

GAME OF THRONES




Özel bir yeteneğin olsa bunun ne olmasını isterdin?

Aslında görünmez olup üst kat komşumuzun nasıl bu kadar gürültü yaptığını görmeyi çok isterdim. Ama ciddi olarak düşünürsem güç. Özellikle Juliette de olan güç gibi :D . Lütfen bir dal alabilir miyim?


Alınacaklar listen var mı? İlk beşi nedir?
1. Kitap
2. Eve dönüş bileti
3.Oje
4.Vizelerden güzel bir not ( bu da sayılmalı bence)
5. Kitaplık ( ikinci bir kitaplığa ihtiyacım var. Süper değil mi?)


Benim için muhteşem bir mim oldu. Umarım siz de okurken keyif almışsınızdır.
Benim mimleiklerime gelince Kitapların Senfonisi , İki Kızın Kitaplığı, Yamak'dan , Kitap Meltemi , Agnes Wood ve Melis Kitaplar Diyarında bloglarını mimliyorum. Kolay gelsin :D








Devamını Oku

Çarşamba, Kasım 12, 2014

[10. KCY Blog Tur] Aşk Meselesi- Isabel Wolff | Yurt Dışı Kapakları |


Bir kadın eski bir aşkı için sahip olduğu her şeyi riske mi atmalı yoksa güvenli yaşamına sımsıkı tutunmalı mı?
Laura Quick, hiç beklemediği bir anda, kendini ulusal bir televizyon kanalında, tuhaf bir bilgi yarışması sunarken bulmuştu. Ama yarışmacılardan biri, karşısında görmeyi en son umduğu kişiydi: Eski erkek arkadaşı Luke.
Hâlâ kocası Nick'in ortadan kaybolmasıyla baş etmeye çalışan Laura, kocasının kıyafetlerini evden -ve onunla ilgili anılarını da aklından- atabilmeyi henüz başarmıştı. Tam bu sırada yakışıklılığından hiçbir şey kaybetmemiş eski erkek arkadaş Luke'un, altı yaşındaki kızı ve köşe bucak kaçılan eski karısıyla birlikte ortaya çıkması bir işaret miydi acaba?
Laura'nın kız kardeşleri Luke'un bir fırsat olduğunu düşünüyordu. Genç kadının Nick'i unutması ve hayatına devam etmesi için mükemmel adam çıkagelmişti işte. Ancak Laura o kadar da emin değildi. Eski aşkına ikinci bir şans vermeli miydi? Peki kocası Nick'le yolunda gitmeyen neydi ve Laura en yakınlarını gerçekten ne kadar tanıyordu? Her soru onu aradığı cevaptan uzaklaştırırken, belki de en doğrusunu sadece kalbi biliyordu...

Kitabın adı: Aşk Meselesi
Özgün adı: A Question of Love
Yazar: Isabell Wolff
Çeviren: Zeynep Enez
Sayfa sayısı: 428
Türü: Romantik
Yayın evi: Artemis Yayınları


10. blog turumuzu tatlı ve eğlenceli bir aşk romanı ile yapıyoruz. Kitabımızın yurt dışı kapaklarını merak edenler için buyrun . Sizce en güzel hangisi? :) :)

Endonezya

Portekiz

Vietnam


Devamını Oku

Cumartesi, Kasım 08, 2014

Tüyap Tesellisi

Tüyap'a gidemiyorum. Mutsuz muyum? Hem de nasıl :( . Ama yapacak bir şey yok vizeler başladı ve okul şehir dışında olunca anca başkalarının paylaştığı resimlere bakabiliyorum. Çok sinir bozucu evet. Benim gibi daha kaç blogger veya insan var merak ediyorum. İnşallah yanlız değilimdir :D . Neyse Tüyap'a gidemedim ama kendimi, uzun zamandır yapmadığım bir alışveriş izni vererek ödüllendirdim. Aldığım kitapların hepsi yeni çıktığı için bu postum bir yandan da tanıtım yazısı olacak.





On Küçük Nefes

Sadece nefes al Kacey. On küçük nefes. İçinde Tut. Hisset. Sev.

Dört sene önce sarhoş bir sürücünün neden olduğu trafik kazasında annesiyle babasını, erkek arkadaşını ve en yakın kız arkadaşını kaybeden Kacey Cleary'nin hayatı yerle bir olmuştu. Hâlâ kazadan sonra arabanın içinde sıkıştığını anı ve annesinin son kez aldığı nefesi hatırlayan Kacey, geçmişini geride bırakmak istiyordu. İki otobüs bileti alan Kacey ve on beş yaşındaki kız kardeşi Livie, hayatlarına yeniden başlamak üzere Michigan'dan kaçıp, Miami'ye gelmişlerdi. İlk başlarda, geçim sıkıntısı çektikleri hâlde, Kacey endişeli değildi. Her şeyin üstesinden gelebileceğini düşünüyordu. Tek istisna, 1D dairesindeki gizemli komşularıydı.

Alev alev yanan mavi gözleri, derin gamzeleri ve kusursuz bedeniyle Trent Emerson, iyi çocuk ve kötü adam arasındaki karşı koyulmaz çizgiyi temsil ediyordu. Trajik geçmişinden sonra katı bir mizaç geliştiren Kacey, herkesi kendinden uzak tutmaya kararlı olsa da ikisi arasındaki karşılıklı çekime dayanmak çok güçtü. Trent ise Kacey'nin herkese kapattığı kalbine girmek için her şeyi yapabilirdi... Her ikisinin dünyasını paramparça edecek müthiş bir sırrı açıklaması gerekse bile.


Sana Tutuldum ( Sana Kapıldım #2)

Bu gerçekti, Hudson'ın yaşamının daha önce kimsenin yapamadığı kadar derinine giden büyük, dev bir adımdı. Tabii ki heyecanlıydım. Adamı seviyordum. Ama onu gerçekten tanıyor muydum? Onu bu kadar az tanıyor olmama rağmen gerçekten sevebilir miydim? Yaşadığı yer iki dakika önce, şoförü beni getirene kadar tam bir gizemdi. Binanın içinde ne bulacaktım? Hudson Pierce'ın çok iyi bir biçimde takındığı maskenin ardında ne vardı? Gerçek Hudson'ı görebildiğimi hissediyordum. Bunu büyük ihtimalle dünyada yapabilen tek kişi bendim ve güçlükle yapabilmiştim. Kalbimi fetheden bu önemli, genç iş adamı hakkında halen üzeri örtülü olan ve öğreneceğim çok şey vardı. 

Hudson'ın sakladığı sırlar olduğunu biliyordum. Benimle tanışmadan önce yaptığı akıl oyunlarını ve kadınları kandırmayı bırakmıştı ama geçmişteki bu alışkanlıklarının geri gelme ihtimali oldukça gerçekti. Benim eski alışkanlıklarımın geri gelme ihtimali kadar gerçekti. Beni ele geçiren o korkuların, geçmişteki saplantılı alışkanlıklarımın geri gelme ihtimali vardı. Tüm ilişkileri yersiz kıskançlığım ve gizli takiplerimle bitirebilirdim. Bu kahrolası alışkanlıkların beni mahvedebileceğini biliyordum. Neyse ki uzun bir zamandır Hudson ile düzeldiğimi hissediyordum. Bunun sona erme olasılığını sadece zaman gösterecekti.


Devamını Oku

Salı, Kasım 04, 2014

[9. KCY Blog Tur] SON KURTADAM - Glen Duncan | Yorum | Okumak İçin 5 Neden




Vampir romanı dediğimizde aklımıza hâlâ Dracula gelir, ama kurtadam romanı hep sahipsiz kalmıştı; Jake Marlowe ortaya çıkana kadar… O, zamanımızın bir kahramanı; gerçek bir anti-kahraman! Jake, kurtadamların sonuncusudur. 200 yılı geride bırakan Jake, içkisini elinden, sigarasını da ağzından düşürmeyen, cinsel hayatına düşkün bir kurtadamdır. Artık varoluşuyla ilgili bir krizin eşiğindedir, ancak gizemli bir şekilde, onun hayatıyla ilgili planları olan iki tehlikeli grupla, vampirlerle ve Av'la karşı karşıyadır. Hiç beklemediği bir anda tanıştığı bir kadın Jake'in hayatını altüst edecektir. Ama altüst olan sadece Jake'in hayatı mıdır? İngiliz yazar Glen Duncan, Son Kurtadam serisinin ilk kitabıyla efsaneye yeni, vahşi ve ateşli bir kimlik kazandırıyor. Sadece aksiyonu bol bir filmin erişebileceği bir sürükleyiciliğe sahip olan bu roman, aynı zamanda popüler kültüre, müziğe, edebiyata, sinemaya yapılan göndermelerle süslü. Duncan, nitelikli edebi üslubunu gotik romanın çıplak tekinsizliği ve macera romanlarının basit ama etkileyici anlatımıyla birleştiriyor.

Sayfa sayısı: 418
Baskı yılı: 2014
Seri: Son Kurtadam 1/3
Dili: Türkçe
Yayınevi: İthaki Yayınları


Jacob yani Jake Marlowe arkadaşı ile beraber kamp yaptığı sırada bir kurt adamın önüne çıkar ve kurt Jake i ısırır. Jake dönüşüm sürecinde çok sevdiği karısını terk eder ve dönüşümünü tamamlar. Aradan yüzyıllar geçer ve DOKET  Kurtadamları öldürmeye başlar. Ve öyle bir zaman gelir ki Jake dünya üzerindeki tek kurtadam olarak kalır. Grainer yani DOKET in uzmanı Jake den intikam almak istiyordur. Çünkü Jake onun babasını yemiştir. Jake Harley sayesinde rahat bir hayat sürmüştür. Harley DOKET te çalışan bir görevlidir ve Jake e çok bağlıdır.  Çünkü Jake onun hayatını kurtarmıştır. Jake yıllar süren Quin kitabını arama çalışmalarını bırakmış artık öyle bir kitabın varlığına olan inancını kaybetmiştir. Peki Quin nedir? Kitap kurtadam efsanesinin nasıl başladığını anlatıyordur ve Jake bu laneti yok etmenin yolunun o kitapta olduğunu düşünüyordur.  
Kitabın konusunu spoiler vermeden bu kadar anlatabilirim. Öncelikle şunu söylemeliyim ki kitabın başı çok sıkıcıydı.  Gerçekten bir ara okumaktan vazgeçtim ama sonra zorladım ve birden bire kitap aksiyon kazandı olayları tahmin edemez oldum olaylar karıştı neler olacak diye fikir yürütmeye çalıştım. Yani ilk 100 sayfayı saymazsak gerçekten çok güzel kitaptı. Peki bu kitabı neden okumalıyız?



1- Kurtadam hikayesini özlediyseniz 
2- Daha erotik ve yetişkin tarzda bir fantastik kitap arıyorsanız 
3- Vampirler avcılar, Kurtadamların hepsini bir arada görmek istiyorsanız 
4- Uzun zamandır aksiyon dolu kitap okumadım ( misal ben)  diyorsanız 
5- Neler olacağını tahmin edememek istiyorsanız bence hiç beklemeden Son Kurtadam ı alıp okumaya başlayın 

Devamını Oku

Pazar, Ekim 26, 2014

[8. KCY Blog Tur] Merve Akıncı- ŞAHMELEK | Çekiliş | Yorum |




"Elimden gelse hâli hazırda kenetlenmiş ellerimizden güç alıp onu bu evden kaçırırdım. Denizi görebileceğimiz bir yere giderdik belki... Hiç konuşmazdık. Dudaklarımız değil, dokunuşlarımız konuşurdu bizim yerimize... Başımı onun geniş omzuna yaslayıp burnumu boynuma gömerdim. Onun o tatlı kokusunu doya doya içime çekip gözlerimi yumardım. İnanıyorum ki birlikte olsak her şey daha güzel olacaktı. Belki daha kolay..."
Ailesi, kızkardeşinin tedavisi için Amerika'ya gittikten sonra Balkanlı Ailesi'nin evinde yaşamaya başlayan İde'nin hayatı, bir gün rüyasında evin oğlu Aslan'ı görmesiyle tamamen değişir. Herkese, her şeye ve özellikle aşka karşı soğuk ve ilgisiz görünen Aslan Balkanlı'ya yavaş yavaş âşık olmaya başlayan İde, tutulmaya başladığı adamın buzlarını eritebilecek midir? Yaralı bir aşkın hayaletiyle boğuşan Aslan ise onun seven bir kadının varlığını kabul edebilecek midir?





Sayfa Sayısı: 496
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Müptela Yayınları






Herkese selamlar. Bugün çok mutluyum. 8 benim uğurlu sayım ve Şahmelek gibi güzel bir kitap ile 8.blog turumuzu gerçekleştiriyoruz. Merve Akıncı'nın kaleme aldığı , Müptela Yayınların'dan çıkan ve benim keyifle okuduğum bir kitaptı. Kitabı size spoiler vermeden birazcık anlatmak istiyorum.İde'nin kız kardeşi Sıla kistik fibroz hastalığı ile cebelleşmektedir. Ailesi daha iyi şartlarda tedavi olması için Sıla'yı Amerika'ya götürürler. Tabi İde'nin gitmesi imkansız gibi bir şeydir. Çünkü İde'nin mezun olmasına çok az kalmıştır ve tezi üzerinde çalışıyordur. Ailesi İde'yi anneannesinin en yakın arkadaşı olan Dilber teyzeye emanet ederler. Dilber Hanım Balkanlı Ailesi'nin yanında çalışmaktadır. Balkanlı ailesinin resisi olan Uğur Bey İde'yi hemen benimsemiştir. Ama Aslan ve Firuze Hanım bu durumdan tabi ki mutlu değildir. Aslan bizim yaralı kuşumuz. Geçmişindeki yaşadıkları onu şimdiki kaba, duygusuz , umursamaz ve buz dağı  Aslan'a dönüştürmüştür.



“Çalıyordum çünkü piyano benim yalnızlığımın sesiydi. Bir imdat çağrısı... Bu... Sesimi duyurabilmenin bir yoluydu benim için. Haykırışlarımdı. Ve sen..Sen beni duydun.Çaldığım her notanın altında yatan o umut edişi hissettin. Bir tek sen... 



İde, Aslan'ı rüyasında görür ve o günden itibaren ona karşı şiddetli bir çekim hisseder. Ama Aslan da İde'ye karşı boş değildir. Özellikle onun kokusuna karşı.


Devamını Oku

Perşembe, Ekim 23, 2014

Rita Hunter - SÖYLEŞİ

Herkesin Rita Hunter olarak tanıdığı Zeynep Avcı Ataş son kitabı Kalbin Ateşi ile ilgili söyleşi teklifimi beni kırmayarak kabul etti. Çok heyecanlıyım çünkü ilk kez tur kapsamında olmayan bir kitap için söyleşi hazırladım :) .Benim için müthiş bir söyleşi oldu ve Zeynep Hanım'a samimi yanıtları için tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. Kalbin Ateşi kitap yorumumu okumak için ise Tık Tık.




Öncelikle Rita Hanım kaleminiz muhteşem demeden edemeyeceğim. Bir zamanlar kuzenimle olan kavgalarımdan dolayı dikkatimi çeken Ruhun Ateşi kitabınız ile sizi okumaya başladım ve kaleminize hayran kaldım.Ruhun Ateşi'ni bir günde (gerçekten bir günde bitirdim) okudum. Daha sonra diğer kitaplarınız Aşkın Ateşi, Tatlı Tuzak ve son olarak Kalbin Ateşi ile size hayranlığım daha da arttı. Diliniz o kadar güzel ki kitap ne ara bitti anlayamıyorum. Bunu nasıl başarıyorsunuz?


Çok teşekkür ederim, çok mutlu oldum. Bu arada, umarım kuzeninizle kavganız Sophie ve Liliana’nın kavgası gibi şiddetli değildir. :)

Yazım dilimi akıcı ve keyifli bulma nedeniniz bana kalırsa kinayeli ve esprili anlatımı seviyor olmamdan kaynaklanıyor. Ayrıca bazı kişiler hislerini dile dökmekten ziyade kâğıda dökmek konusunda daha başarılıdır. Sanırım ben de öyle biriyim. Elbette kitap yazma özgüvenine sahip birinin kelimelerle arasının iyi olması gerekmektedir. Son olarak da, zengin bir hayal dünyasına sahip olmanın avantajını sonuna kadar kullanıyorum :)

Neden Tarihi Aşk romanları yazmayı seçtiniz?


Tarihi aşk romanlarını okumayı o kadar çok seviyorum ki sanırım yazmaya başka bir türle başlamam mümkün değildi. Elbette yazdığım romantik komedi türünde bizden hikâyelerim de var.


Kalbin Ateşi. Serinin son kitabı ve gerçekten bayıldığım bir kitaptı. Zaten Stephan'ın hikayesini o kadar çok merak ediyordum ki. Bu kitabınız diğerlerine oranla biraz daha ateşliydi -ki ben çok sevdim - nedenini sormadan edemeyeceğim. :)

Evet, biraz ateşli oldu. Ben okuduğum kitaplarda bolca tutku görmek isterim. Ama hissiz bir tutkudan bahsetmiyorum… Duygularla harmanlanmış, sadece bedensel aktiviteleri ifade eden bir anlatım yerine karakterlerin duygularını betimleyen sahneler yazmayı ve okumayı tercih ederim. Bana göre tutku, aşkın bir ifade şekli, yani olmazsa olmazıdır.

Kalbin ateşi iki güçlü karakterin kitabı… Özellikle Davina diğer kızlarımdan daha farklı. Milliyetçi tutkusu kadar cinsel tutkuları da güçlü bir kız ve İngiliz kızları gibi baskı altında yetişmemenin verdiği bir serbestliğe sahip. Stephan ise diğer erkeklerim gibi son derece tutkulu… İkisinin bir araya gelmesi bomba gibi bir şeydi :)


Aralarındaki tutku beni benden aldı diye klişe bir söz söylemek istemezdim ama gerçekten öyle. Rita Hanım bu tutkulu aşkı yazarken neler hissettiniz?


Her kitabımda cesur bazı sahneler yarattığım doğru. Benim için düşünüldüğü kadar zor değil, çünkü yazarken oluşturduğum karakterlerin dünyasını yansıtıyorum. Benim yazıyor olmam dışında aralarında geçenlerin benimle bir ilgisi yok aslında :)

Tutkunun bir albenisi vardır.  Eğer uygun dozda ve doğru şekilde yazılırsa büyüleyici bir şey çıkar ortaya. Ben elimden geldiğince okuruma bu hissi verebileceğim bazı sahneler oluşturup, o atmosferi sağlamaya çalışıyorum. Çıkan sonuç bana göre keyifli ama söylemeden edemeyeceğim… Bana göre yazılması en zor sahneler ateşli sahnelerdir.
Devamını Oku

Çarşamba, Ekim 22, 2014

Kalbin Ateşi - Rita Hunter



İskoçya kırsalındaki küçük çiftliğinde koyun yetiştiren Davina Murray, sevdiği erkek tarafından masumiyeti çalınarak terk edilen kardeşinin hayatının en büyük hatasını yapmasının önüne geçememiştir. Ancak onun hayallerini çalan adamın hiçbir şey
olmamış gibi pırıltılı yaşamını sürdürmesini kabul etmeyecektir.İskoçya kırsalındaki küçük çiftliğinde koyun yetiştiren Davina Murray, sevdiği erkek tarafından masumiyeti çalınarak terk edilen kardeşinin hayatının en büyük hatasını yapmasının önüne geçememiştir. Ancak onun hayallerini çalan adamın hiçbir şey olmamış gibi pırıltılı yaşamını sürdürmesini kabul etmeyecektir.O halde...
Sadakat, kararlılık ve öfkenin yol gösterdiği bir planın, tatlı dil, ölçülü bir hafifmeşreplik, çalışılmış bakışlar ve biraz da cesaretle süslendiğinde uygun dozda bir intikama dönüşmesinin önüne geçebilecek ne tür bir engel olabilir ki?Belki sadece korumacı bir kuzen...Abbey Kontu Stephan Ramsey kuzeninin hayatına aniden giren bu çarpıcı kadının bir şeylerin peşinde olduğunun farkındadır. Kalbinin tekrar kırılmasını istemediği kuzenini korumak için Davina Murray'nin cazibesine kalkan olarak kendi tecrübesini öne sürdüğünde ikisi arasında patlak veren savaş, kısa sürede kalplerini ateşe verecek bir serüvene dönüşecektir
.



Kategori: Historical Romans
Yazar: Rita Hunter
Editör: Aslı Güçlü
Sayfa Sayısı: 495
Yayınevi: Epsilon
Seri Sıralaması: Ateş Serisi 3/3



Kalbin Ateşi için güzel bir yorum yazmam icap eder. Çünkü kitap öyle muhteşem bir kitap ki yorumum sönük kalır diye tedirgin oluyorum hatta bir ara yorum yapmasam mı bile dedim.

Rita Hunter'ın kitaplarına hayranım. Julie ve Judith'ten sonra historical romans denince aklıma hemen Rita Hunter geliyor. Kurgusu olsun , karakterlerin özellikleri olsun , kitabın akıcılığı olsun tek kelimeyle muhteşem.

Kalbin Ateşi'ne gelince ayy allahım o nasıl bir kitap. Yazarımız kesinlikle gitgide kendini geliştirmiş. Şimdiye kadar okuduğum Rita kitaplarının arasında en beğendiğim kitap oldu. Zaten Stephan deyince bende akan sular duruyordu.

Adrian'ın öküzlükleri ve Brendan'ın buz dağı davranışlarından sonra Stephan'ın bu çapkın ve eğlenceli halini okumak o kadar keyifliydi ki. Davina ise gerçekten favori karakterim oldu çünkü ağzı bozuk kızlara oldum olası bayılmışımdır. Bana daha samimi geliyorlar. Hele ki Londro Sosyetesi'nde ki o kibirli , burnu havada , sahte leydilerden sonra. Benim sanki o dönemde yaşıyomuş gibi konuşmamın en büyük sebebi yazarımız. Çünkü kitaptaki duygular o kadar gerçekci ki bende Davina gibi o anları yaşıyordum. O hırslandıkça tırnaklarımı kemiriyor , o üzüldükçe üstüme ağırlık çöküyor o sevindikçe yüzümde güller açıyordu. Abartmıyorum gerçekten Rita Hunter'ın kalemi muhteşem.


Gelelim kitabımıza; Davina kardeşine yapılanların intikamını almak için İngiltere'ye doğru yola çıkar. Amacı Thomas'ı -yani kardeşine o kötülüğü yapan adamı- ayartıp bütün hayatanı karartmak onu tüm Londra'ya rezil etmek. Tabi bunu başarabilmesi için önce Thomas'ın kuzeni ve koruyucusu Abbey Kontu Stephan Ramsey'i kandırması lazım. Ama bizim Stephan güzeller güzeli İskoç kızımızı görür görmez bir şeyler karıştırdığını anlar anlamasına ama ondan öyle etkilenir ki ne iş karıştırdığından ziyade onu yatağa atmaya bakar. Ama Davina basit bir kız değildir tam tersine sadece gururu için yaşayan bir İskoç kızıdır. Davina kaçtıkça Stephan kovaladı. Kedi- fare oyunu gibi sürekli bir kovalamaca okuduk.Davina intikam alıcam derken kendini Stephan Ramsey'e aşık olarak bulur. Stephan'ın ise bunu farketmesi çook zaman alacaktır.Çok keyifli , yer yer hüzünlendiren diyaloglarla kitabın tadına doyum olmadı. En çok sevdiğim yanı ise yan karakterler ile kitabın zenginleştirilmesi. Kitapta sadece Davina ve Stephan yoktu. Nadine , Marie , Alina... Eski karakterlerimizi görmekte ayrı bir keyif vericiydi. Bu kitapta Sophie'yi biraz da cüretkar konuşan bir kadın olarak görüyoruz.Onu söylemeden edemeyeceğim. 

Diğer kitaplardan farklı olarak bu sefer biraz daha ateşli ve tutkulu bir roman bekliyor sizi. Stephan gibi bir çapkından da böyle hareketler beklenirdi zaten. O tutkuya hayran kaldım. Davina'nın ateşine şaşırmadım da değil yani. Sen Davina neymişsin öyle.

Uzun lafın kısası ateşli , hararetli , eğlenceli , çekişmeli ve mükemmel bir kitaptı. Ve ben Romantik Optik Ateş Serisini böylelikle bitirmiş oldum. Darısı hepinizin başına.









Devamını Oku

Sosyal Ağlar

Twitter Facebook Google Plus LinkedIn RSS Feed Email Pinterest

İZİNDEYİZ!

İZİNDEYİZ!

İzleyiciler

Ne Okuyorum?

Beyza's bookshelf: currently-reading

Champion
0 of 5 stars
tagged: currently-reading

goodreads.com

Hedefim

2015 Reading Challenge

2015 Reading Challenge
Beyza has read 28 books toward a goal of 90 books.
hide

V.

V.
O Monte Cristo kontuydu, babamdı, annemdi, kardeşimdi, arkadaşımdı, o sizdiniz , ve bendim. O hepimizdi. *** Bu maskenin altında bir yüz var, ancak o ben değilim...bu maskenin altında kaslar var ve ardında kemikler. Bu maskenin altında etten daha fazlası var. Bu maskenin altında bir fikir var, ve fikirlere kurşun işlemez.

Buradayımm!!

Beyza's books

Tutkunun Sırrı
5 of 5 stars
Ben bu titanlara bayılıyorum. Ama en çok da Poyraz Batıkan'a!!!
Prodigy
5 of 5 stars
Vaaaoooovvv... demek istiyorum. Yazarın halay gücü kurgusu mükemmel ötesi. Amaaaa bu yazarı öldürmek istememi engellemiyor. O son ne öyle. Neden yani ha neden neden neden? Basit bir soru bu. Böyle yazarları alıp imha etmek lazım. Neyse s...
Karanlık Zafer
5 of 5 stars
Sybella bir kaç kez boğularak öldürülmeye çalışılmış bir Aziz Mortain kızı. Aslında ilk kitapta karşılaştığımız ve okuyanların nefret ettiği Kont d'Albret'in kızı. Sybella ailesi tarafından 14 yaşına kadar görebileceği zulümlerin hepsini...
Tangled
4 of 5 stars
Finaller öncesi bir fırsat bulmuşken bitirdiğim tatlı mı tatlı eğlenceli mi eğlenceli bir kitapla karşınızdayım. Öncelikle şunu söylemeliyim ki karşı cins daha doğrusu erkek bakış açısıyla yazılan bir kitabı ilk kez bu kadar çok sevdim. ...

goodreads.com

Deniz Kızları

Popüler Yazılar

Favorilerim


Nalini Singh || Meleklerin Kanı
 Tahereh Mafi || Bana Dokunma / Shatter Me
If I Stay by Gayle Forman
Julie Berry - Bir Sır Saklı İçimde

Dublin Caddesi

E.L. James || Elli Ton Serisi

Sylvia Day || Crossfire
Jennifer L. Armentrout || Frigid
Elle Jasper || Kara Mürekkep Günceleri
Rita Hunter || Ruhun Ateşi
Judith McNaught || İçinde Aşk Saklı

Cora Carmack || Losing It

Judith McNaught || Sonsuza Kadar
Açlık Oyunları || Suzanne Collins
R.K. Lilley || In Flight

Alice Clayton || Wallbanger
Blogger tarafından desteklenmektedir.

Yazar Kafe

Bumerang - Yazarkafe

.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Copyright © Romantik Optik | Powered By Blogger
Distributed By Blogspot Templates | Blogger Theme By Lasantha - PremiumBloggerTemplates