Arın Bey merhabalar... Bize biraz kendinizi anlatır mısınız?
- Kendimi anlatmayı açıkcası sevmem. Tek diyebileceğim şey
Tuna'ya deliler gibi aşık bir adam.
Aşık bir adam dediniz peki bu nasıl oldu? Nasıl oldu da Tuna
HAnım'a böyle vuruldunuz?
- Bunun farkına ben bile varamadım. Ne, nasıl, ne zaman oldu
bir fikrim yok. Ama anladığım an
Tuna'nın ismini duyduğum andı.
Peki Meriç Bey rolü sizin için ne kadar zorluydu?
-Ahh Meriç.. Başımın belası ikizim. PEkala ilk başta çok
sıkılmış irkilmiştim. Özellikle iflah olmaz çapkın kardeşimin vukuatlarından
sonra acaba dedim. Acaba yapmıyorum desem mi? Ama iyi ki dememişim ki Tuna ile
karşılaştım.
Tuna Hanım'ı ikna edememekten korktunuz mu? Açıkcası eşiniz
çok dirençliydi bu konuda :) ?
-Tabi kii. Hayatımda ilk kez bu kadar korktum. Kendimi
açıklayamıyor o ben değilim diyemiyordum. Nasıl ikna ederim o salakça hatayı
nasıl düzeltirim bilememiştim. O zamanlar Meriç'e az sövmedim. Bir insan bu
kadar kendini kaybedebilir. Her neyse sonuçta Tuna artık benim. Ve eskileri
kötü günleri çok da konuşmak istemiyorum.
Evet haklısınız. O zaman bunu okurlar çok merak ediyor?
Celia Hanım diye sorsak?
- Şu an evli bir adamım. Bu soruyu cevaplamak ne kadar doğrudur
bilemiyorum ama Celia'ya değer vermiştim. Ama bitti ve gitti...
Peki son olarak ne söylemek istersiniz?
-Tuna'yı çocuklarımı ailemi çok seviyorum. Ve bir kez daha
şükrediyorum ki Meriç bana bu teklifle gelmiş. Artık Tuna'ya o ben değilim
diyebiliyorum :)
0 yorum:
Yorum Gönder